Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Nisan, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Saçmalıklar Silsilesi...

Nefret duygum günden güne kabarmaya başladı. Belki şu saçma sapan etrafımda dolanan ikiyüzlü insanlardan dolayı tüm bunları hissediyorum. Yok yok! Belki değil; kesin bir yargı olmalı bu. O kadar çok sülük gibi birilerinin tenine yapışan ve onların kanını emen, onları sömüren ve sömürüldüğünü farketmeyen, sürekli pofpoflanmaktan haz alan, ama arkasından aslında nelerin söylendiğini farketmeyen o kadar çok insan var ki etrafımda. Hepsi birbirinden gereksiz. Siz aslında bir hiçsiniz. Bunu farketmeniz için aynaya dikkatli bakmanız gerekir.  Aslında bazıları aynaya bakmaktan korkarlar. Yaşım daha çok küçükken aynaya makyajsız bakmak istemezdim. Çünkü makyaj sanki yüzümde oluşan sivilce ya da küçük noktaları gizlemekte bir perdeydi benim için. Benim en iyi dostumdu o dönem; en azından ben öyle sanırdım. Ve ancak makyajlı iken aynayla barışık olurdum. Yıllar geçti. Kaç yıldır bilmiyorum; emin değilim, ama aynaya çok uzun süredir makyajsız bakabiliyorum. Hayattan bunu öğrenebildim. Çünk

Sorgula Hayatı ve Kendini

Yeryüzü... Oluşumu içinde varolmaya çalışan, canlı türlerinin her birini himayesi altında toplayan bir yerkabuğu... Sen üstünde ya da altında hep varsın. Öyle ya da böyle ya yaşıyorsun ya da ölüyorsun onunla birlikte. Düşünmeyen toplumun bir parçası oluyorsun belki de. Düşünme yetini alıyor elinden birileri. Belki kapsüller içine konuyorsun; ayrı ayrı parçalar halinde. Böylelikle herkesin birbirinden kopuk yaşadığı toplumlar oluşuyor. Toplumlar, tehlike! Hepsi yaşayan ayaklı tehditler. Canını her an yakacak güçlerle sana saldırma anını beklerler. Birey var yer yüzünde. Bireyler yok! "-ler" takıları sadece yokoluşun biraz daha hızlanmasında etkin rol oynuyor. Doğa sana hükmettiği zaman neden, ne oluyor diyorsun. Oysa ki ne olduğu aşikar. Doğa, onun senden aldığın kısmını geri istiyor. Geri almak için harekete geçiyor. Sesleniyor; ses veriyor; sesini duyurmak için harekete geçiyor ufaktan ufağa. Biz ne için varız? Biz neden konuşan, ama düşünemeyen, düşünmekten yoksun bırak

Sizin Bebeğiniz Tomurcuk Bahçesi'ne Uğradı Mı?

Başlık eminim sizleri şaşırtmıştır. Acaba bu kızcağız ne demek istiyor demek istemiş olabilirsiniz. Tüm bu olasılıkların için de size diyorum ki ben böyle güzel ve tatlı bir uygulama görmedim. Saygı Hastanesi'nin başlattığı yeni bir uygulama ile yeni doğan bebeklerimiz için bir Tomurcuk Bahçesi yaratılmış. O şeker,  yanakları al al olan minik bebelerin ilk halleri fotoğraf karelerine sığmış, hatta yetmemiş her biri birer fidan gibi rengarenk bir bahçenin içine gizlenivermiş.  Tek tek incelemeye başladığım bu bahçenin bebekleri o kadar şeker ki anlatamam. Hele içlerinde bir fotoğraf var ki "İnadım İnat" diyen bir yüz ifadesiyle bizlere "Merhaba" diyor adeta.  Hastanelerinde doğan her bebek için yaptıkları bu uygulamada bebeklerimizin fotoğraflarının yanında, doğum günleri, saatleri, isimleri ve burçları dahi yazmakta. Benim çok hoşuma giden bu uygulamayı sizlerle de paylaşmak istedim. Eğer siz de bu şanslı bebecikleri görmek ve onlarla Tomurcuk Bahçesi'nd