İşte bu cümle ile başladı her şey. Serüvenin ana karakteri boş bir yolda yürürken ve dalgınca etrafına bakınırken, hatta önünde uçuşan yaprakları görmezden gelirken, kim bilir neler düşünüyordu acaba? Duygularının yitip gittiği bir dünyaya "Merhaba" diyordu artık. Sıkıntısı büyüktü. Elindeki boş şişe ile yürürken caddeleri, şehirleri fethetmekti amacı. Daha doğrusu asıl isteği onlara isyankar bakışını göstermekti. Rüzgarın ona çarpmasından ziyade, kendisinin o rüzgara kafa tutmasıydı önemli olan. Öyle de yapıyordu zaten. Ben "BEN" değildim artık diyordu. Suskun ifadeleri gözyaşlarının gerisinde kalmıştı. Onlar bir zamandı deyip, asi yüreğini oradan oraya savuruyordu. Arıyordu; ne aradığını tam olarak bilmeden. Sorguluyordu gerçekte kendini. Ne var ki cevabı yoktu hiçbirinin. Bütün sorularının boşluklarla dolduğu boş kağıtlara öylece göz gezdiriyordu. Bir nokta mıydı koyması gereken, yoksa ünlemlerle dolu yaşamına bir ünlem ve virgül daha mı katmaktı yapması ...
Bu sayfada kendinizi evinizde gibi hissedin...