Bir kuş olsam... Diyar diyar gezsem. Her bir toprağı, her bir insanı ayrı ayrı incelesem. Sonra dönüp olduğum yere geri gelsem ve herkese bildiklerimi anlatsam. Onlar da tanısalar bilmediklerini, duymadıklarını, öğrenmediklerini. Renklerin penceresinden "Merhaba!" desem tüm insanoğluna!
Hiç çevrenize tam anlamıyla baktınız mı? Herkesin ayrı bir rengi var. Herkesin kendine has bir duruşu ve birbirinden bağımsız simaları var. Onları onlar yapan özellikleri var. Renkleri var her bir insanoğlunun, her bir canlının, her bir varlığın. Yeter ki görmek isteyin, yeter ki bakmak olmasın sadece yaptığınız şey. Çünkü zaten her gün bakıyoruz da dünyaya, sadece neleri görüyoruz; ya da neleri görmek istiyoruz.
Ben bir insan tanımak istiyorum; bir başka diyar tanımak istiyorum. Bir başka yaşam tanımak istiyorum. Oranın rengini geçici de olsa üzerime yapıştırmak istiyorum. Belki eflatun olacağım; belki de bej rengi. Siyah ve beyaz, iki uç renkten olabildiğince uzak durmaya çalışacağım. Çünkü zaten onlar her daim yanımızda değiller mi?
Bir renk olacağım. Benim rengim eflatun mesela... Bukalemun gibi olduğum yerin rengine bürüneceğim; ama öz rengimi kaybetmeden. Onu unutmadan ve unutturmadan. Varolacağım, olmak istediğim gibi yaşamak istediğim gibi. Bir kuş olacağım; uçucam diyar diyar, her yere uçup konacağım. Sonra kendi rengimle oraya kök salacağım. Belki de durmayacağım, tekrar uçacağım. Ama bilicem ki ben bir yerlere aidim. O yer de benim olmam gereken yer. Ama neresi olduğunu arayarak bulacağım. Kendi rengimle, başka renklerin arasına karışarak...
Renklerin Penceresinden "Merhaba" , hey siz dostlara!..
Peki sizin renginiz hangisi?
BURCU ÖZDER
Yorumlar