Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Haziran, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

KİMSİN SEN?

*** "Bir insan yaratmanın maliyeti çok yüksektir. Sperm, yumurta, kafi miktarda şehvet ve sabır... Acı, emek, gözyaşı ve umut... Kimsin sen? Kurban ya da katil... Zalim ya da mağdur... Av ya da avcı..."  Bir kişiye duyulan aşktan daha acımasız bir şey var mıdır? Hayat, insanın kendi potansiyeline ulaşabilmesi için dikkatle, incelikle, muhteşem bir zekayla dizayn edilmiştir. Benim güzelliğim lanetlendi; zekam yağmalandı; iyiliğim kurban edildi ve kasabam kurnazlıkla yönetilmeye çalışıldı bu gezegende... Ve şimdi istediğim ne varsa her şeyi geri almak ve içinde doğduğum kutsal hayatı kutlamak için ben yeniden doğmayı seçiyorum. Ve bu doğuşum, taş taş üstünde bırakmamak üzerine kurulu.  İnsan insana acımasız oldu. İnsan insanı katletmekte buldu gücü... Hayallerini, umutlarını, duygularını, zamanını çalarak yaptı hepsini de. İnsan insana katliam nasıl yaratılır onu öğretti.  Sen, sadece iyi bir oyuncuydun adamım. Lakin bilmediğin bir şey vardı; bu filmin yönetmeni b

SIFIR NOKTASI

İnsan, varoluşunun nedenlerini hala bulamamış tek varlık... Kayıp kimliğinin sorgulamasında hayatını geçiren, ne olduğunu, kim olduğunu, neden varolduğunu bir türlü bilemeyen yaratık. Yaşayan en güçlü nükleer silah... Yaşayan en büyük tehlike... Cehenemin ta kendisi...  Şimdi kendinize bir çizgi çekin... Ve o çizginin iki yakasında da durun. Ayaklarınızın arasında olsun çizginiz. Bir taraf kötülüğün başlangıcı olsun; diğer taraf aydınlığın ferahlığında yer alsın. Hani derler ya her kötülüğün içinde iyilik, her iyiliğin içinde de kötülük vardır diye... İçinizdeki kötülüğü mü dışarı taşırmak istiyorsunuz; yoksa iyiliğin güzelliğini mi? Siz hangisisiniz? Hangisi siz?  Tutku... Hemen her şeyin cevabı aslında onda saklı. Kimisinin tutkusu paraya, kimisinin tutkusu hep kazanmaya, kimisinin tutkusu şehvete, kimisinin tutkusu adalete, kimisinin tutkusu güce... İçinizdeki sizi keşfetmek istiyorsanız; yüzleşmeye de hazır olup olmadığınızdan emin olmanız gerek. Çünkü belki de karşılaşaca

HOŞGELDİN 35'İM!...

En güzel baharım; yazım; kışım; sonbaharım... 35'im; hoşgeldin hayatıma!  Şu an tam da saatler 00:00'ı gösterdiğinde ben yepyeni bir döneme geçiş yapmaya başlamış oluyorum. Öncesi benim için bir hazırlanıştı... Bir doğuş, bir büyüme, bir kendini tanıma, bulma ve onu tekrar baştan yaratma... Şimdi yaşamın gerçek yüzüyle tanışmaya hazırım. Bütün deli çağlarımı az biraz geride bırakıyorum. Amaaaa... Çocukluğumu asla! Çünkü o çocuk ruhum beni hep ayakta dinç ve masum tutan yegane şey... O benim için en önemli değer! Sen hep benimle kal olur mu?  35 yaşım; seninle şimdi yeni bir yolculuğa çıkmaya hazırlanıyoruz. Tüm renkleri yanımıza alıyoruz; lakin bana en çok yakışan bundan sonra mor; biliyorum... O mor renk, bana tutkuyu, arzuyu ve tüm istediğim şeyleri verecek olan bir temsilci. Çünkü artık zamanın peşinden koşmayacağım; onun yanında yürüyerek hayatı yaşayacağım. Daha olgun ama daha cesur, kalbinin sesini duyan ama mantığıyla harmanlayan bir "BEN" , kendini ke