Burcumla ilgili yeni bir yazı gördüm. "İkizler en çok kendi tenini sever; ve o ten doğru insanla anlamını bulsun ister" diyor. İlk görüşte işte doğru cümle hayatımla ilgili bu diyebildim. Gerçek tamamen bu cümlenin altında saklıydı.
Tenlerin uyumu… İki yabancı insanın bu uyum içinde tamamen birbirine sarmalanması, dokunması, hissetmesi aynı anda aynı güçlü duyguları, çok önemli. Hayatında neyi nasıl hissetmek istediğini bilmenle başlıyor tüm bu serüven. Önce kendi bedenini sevmekle başlıyor bence gerçek… Klasik sorulan bazı sorular vardır; en çok nereni seversin diye. Arkadaş kendi bedenimi neden parçalara böleyim ki! Kendi teninin değerli olduğunu bildiğin anda, o değeri taşıyacak eş bedeni ararsın. O sana bir yarım olur. Bütünü bulmanda ortaktır. Onun teni seninkine dokunduğu anda yoğunlaşan duygulardır gerçek olan.
Günlük yaşanan ilişkilerde bu arayış alabildiğine gider. Günlerden bir gün kızlar gecesinde ellerimizde şarap bardaklarımızla yatırdık bu konuyu masaya. İlla evlenmeden yaşaman gerek arkadaş her şeyi. Nasıl bulacaksın doğru ten uyumunu, belki mutsuz olacaksın diyenlerin sayısı fazlaydı ortamda. Biz de şunu iddia ettik; arkadaş ten uyumu dediğin illa cinselliği yaşaman anlamına gelmiyor. Bunun için eline dokunman, onu öpmen, gözünü kapattığında onunla sevişebilecek kadar kendini ona yakın hissediyorsan bunu anlarsın zaten. Anlamayanın da işine gelmiyordur dedik. İşte sana gerçek!
Biz gündelik yaşar olduk insanoğlu olarak duyguları. Ben elimi karşımdakinin elinin üstünde gezdirirken, yüreğimin titrediğini görebiliyorsam ötesine gerek yok. Zaten bir akım vardır; ve bu doğrudur. Tenlerin uyumu doğru teni bulduğun anda gerçekleşir. Ona sahip çıkmanla devamı gelir. Kısacası önce kendini tenini tanımlayacaksın ve seveceksin; ardından anlamını bulacak ve yap-bozu tamamlayacak diğer anlamı alacaksın yanı başına.
Ve bu arayışın için sonuna kadar gitmen gerekmiyor. İrade sende, kontrol sen de. Sen neyi ne kadar istiyorsan gerçek o. Ötesi yok!
BURCU ÖZDER
Yorumlar